Martı Uçurtma Kulübü forumunda Tchibo”nun internet üzerinden iki ipli foil uçurtma sattığı haberini okudum. Forumdan birisi de uçurtmayı almış fakat henüz deneyememişti. Ben de sipariş verdim. Bayram sonrası uçurtma geldi. İlk izlenim iyiydi. Her şey düzgün görünüyordu ve içinde çok iyi hazırlanmış Türkçesi de olan bir kullanım kılavuzu vardı. Her türlü detay yazılmıştı. Takdir ettim. Geçen hafta denk getirip uçuşa gidemedim. Bu hafta mutlaka uçurtma uçurmaya gitmem gerekiyordu. Yeni aldığım bu uçurtmayı merak ediyordum. Sabah Ziya abi ve Halit ile konuştuk. Ziya abi pek gelmek istemiyordu. Ben yine de onu arayacağımı, eğer isterse kurs sonrası gidebileceğimizi söyledim
Uçurtma kutusu içindeki kullanım kılavuzu gerçekten iyi hazırlanmıştı.
Malzeme kalitesi fena görünmüyor.
Uçurtma boyu da küçük değil.
Ne yazık ki telefonu evde unutmuşum. Kurs çıkışı havanın biraz tatsızlaştığını gördüm. Ziya abi”yi arayamadığımdan ve biraz da onu zorlamamak için doğrudan Yeşilyurt fener önüne gitmeye karar verdim.
Yolda bir iki damla yağmur atıştırdı, ama neyse ki devamı gelmedi. Rüzgar güçlüydü. Halit Serkan ile birlikte sahilde olacağını söylemişti. Çağrı börekçisine uğrayıp yarım kilo börek aldım ve sahaya geldim. Kimse yoktu. Şaşırmadım, bu havada Halit vazgeçmiş olabilirdi, büyük ihtimal beni aramış ama telefon evde kaldığı için bulamamıştı.
Ben yine de sahile indim. Yeni uçurtmayı denemek istiyordum. Uçurtmayı açtım, yere serdim. Rüzgar çoktu. İki taş bulup uçmasın diye uçurtma üzerine koydum ve bara sarılı ipin iki ucunu uçurtmaya bağladım. İpi açarak yürüdüm, yürüdüm, yürüdüm… Hiç bu kadar uzun iki ipli görmemiştim. Herhalde 100 metre ip sarmışlar. İpin sonuna geldiğimde artık geriye gidecek yer kalmamıştı. İpin ucu barın bir tarafına düğümlenmişti. Düğümü açtım. İpin hazırlanmamış olduğunu gördüm. İpin uçlarını lark düğüm için ayarladım. Bar yerine kayışları takmayı düşündüm, ama bu kadar saçma bir uzunlukla olacağı şüpheli göründü bana. Yine de ipleri çekip uçurmaya çalıştım. Uçmadı.
İpleri bırakıp uçurtmanın yanına yürüdüm. Denge uçlarından kaldırıp tüplere hava dolmasını sağlamaya çalıştım. Tüpler bir türlü açılmadı. Uçurtamın ortasından, kenarından elle müdahale edip bir yarısının havayla dolmasını sağlayabildim. İkinci yarı için de biraz uğraştım ve uçurtma biraz şekillenmeye başladı. Denge uçlarından yavaş yavaş ipi bırakarak uçurmaya başladım. Ne yazık ki uçurtmanın tepkileri kötüydü. Hemen katlanma eğiliminde, rüzgar penceresinin kenarlarına gitmeyi sevmiyor, hemen katlanıyor, katlanmış uçurtma manevra ile açılamıyor ve hemen düşüyor. Uzun süre uğraştığım halde uçurtmayı rahatça havada tutamadım ve uçuşunun kötü olduğuna kanaat getirdim. İplerin neden bu kadar uzun olduğunu da daha iyi anladım. Bu şekilde uçurtmanın manevra açısı azalacak, rüzgar penceresinin dışına çıkamayacaktı. Ayrıca rahat uçmadığı için uçurtmanın tek başına uçurulması neredeyse imkansız.
Aşırı uzunluktaki ipi ikiye bölmeye karar verdim. İki ipi aynı boyda kesmek için önce bir yere takmak gerekiyordu. Çevreye bakındam yakınımdan geçen iki kişiye çağırdım ve ipi tutmalarını istedim. Yaklaşık ortaya kadar gittim ve birdden ipi kesecek bir şeyimin olmadığını farkettim. Malzeme çantamı arabada bırakmıştım. Amacım sadece hazır bir uçurtmayı denemekti. Uçurtmanın iplerinde böyle bir sorun olacağını düşünmemiştim. Adamlara teşekkür edip gidebileceklerini söyledim. Yardım etmiş olmaktan memnun, el sallayıp uzaklaştılar. Arabaya gitsem uçurtma ve ipleri götürürlerdi. Ne yapsam diye düşündüm o sırada yine yaklaşan birilerini gördüm. Balığa giden üç kişiydi. Seslenip çakmak istedim. Çakmakla ipi yakarak kestim. Yine teşekkür ve el sallaşma. İplerin uçlarını lark düğümü için hazır ettim. Diğer kesik yarıya da aynı şeyi yaptım. Kesik takımın birini bara sardım. Yarım (aslında normal) uzunluktaki ip ile bir kere daha uçurmayı denedim. Olmadı. İkinci ip takımını da bara sardım. Yaklaşık bu uğraşlar bir saat sürmüştü. Gelen giden de olmadığı için eve gitmeye karar verdim.\r\n\r\nHalit ve Ziya abi aramış. Ziya abi gelemeyeceğim demiş. İyi tamam. Halit”i aradım, Halit ve Serkan sahilde daha rüzgarsız bir bölgeye geçmişler, uçurtma ile havadan fotoğraf çekimi yapıyorlarmış. Bu saatten sonra yanlarına gitmek için geç olmuştu. Sağlık olsun diyerek kapattık. Börekleri ailecek yedik. Kısmet işte.
